2025 YILI YENİ KABİNE TOPLANTIMIZ
Sayın Genel Başkanımızın toplantı açılışındaki açıklaması.
Yeni dönem seçilen MKYK üyelerimiz ve MYK’ ya seçilen başkanlarımızın tanıtımının yapıldığı, yeni strateji ve hedeflerin belirlendiği toplantımızda, Genel Başkanımızın kabine üyelerine hitaben yaptığı konuşmada, ANAVATAN PARTİSİ’nin 1983 ruhuna ait genlerini taşıdığı gibi, bugün daha yenilikçi ve dünyanın gelişen her alandaki ivmelerine hakim bir kadro ile sahalarda olacağız dedi.
Partimizin 2025' den 2030 yılına kadar ki tüm stratejilerinide şimdiden belirleyen genel Başkanımız, ANAVATAN PARTİSİ ve mensupları, bu ilkenin çimentosudur.
Her alanda ve şartta, bu ülkenin refahı ve milli değerlerini korumak adına, canla başla çalışan teşkilatlarımız ile ilkeleri hiçbir zaman dejenere olmadan, halka hizmet etme yolundayız dedi.
Kurul üyelerince büyük heyecan ile karşılanan yeni hedeflerin, merkez parti olma yolundaki amaçları münasebeti ile ANAVATAN PARTİSİ'nin geçmişte gelen başarılarının bugünlerimize ışık tutacağının inancı ile hareket edecekelrini belirtti.
Ülkede ihtiyaç duyulan siyasetin popilizim ile değil icraat ve halkın bütünlüğünü sağlamak ile olacağını savunarak sözlerini tamamladı.
Yapılan MKYK ve MYK üyelerinin seçiminin teşkilatımız için hayırlara vesile olması dilekleri ile konuşmasını bitirdi.
Toplantıda, söz alan Genel Başkan Yardımcısı Ahmet ELHAKAN;
Yeni dönemde seçilen MKYK ve MYK grubuna hitab eden Gen. Başk. Yrd. Ahmet ELHAKAN,
Anavatan Partisinde yapılacak olan parti içi eğitim programlarından sorumlu olduğunu ve ilerleyen tüm süreçlerde bu konuda parti içi eğitimlere büyük ağırlık vereceğini dile getirerek, partimizin yeni dönem vizyonundan bahsetti.
Parti içi işleyişin her aşamasında MKYK ve MYK üyelerinin hepsine ciddi görevler düştüğüne dikkat çekerek, tüm illerde teşkilatlanma yapılanmasında herkesin daha pozitif ve bir o kadar da ciddiyetle çalışarak partiye yeni kitleleri kazandırma adına çalışmaları gerektiğini söyledi.
Daha önce birkaç partinin de kapanıp yeniden açıldığına dikkat çekerek,ANAVATAN PARTİSİNİN 1983 de kurulmuş olması ve daha sonra kapanması yönündeki söylemlere değinerek, asıl konuşmamız gereken, yaklaşık 13. yıl önce yeniden Sayın Genel Başkanımız tarafından kurularak açılan ANAVATAN PARTİSİ’nin bugün ki sürecinden bahsederek, bu partinin iki kurucusu vardır. 1 kurucumuz merhum 8. Cumhurbaşkanımız Sayın Turgut ÖZAL olduğunu ve ikinci kurucusunun ise Sayın Genel Başkanımız İbrahim ÇELEBİ olduğunu dile getirdi.
Parimiz ilk 5 yıllık vizyonunun kökleri 40 yıl öncesine ait olduğunu ve bu parti başkaca hiç bir partinin dağılması veya devşirmesi sonucunda doğmamıştır. Anavatan Partisi, ilk kurulduğu gün ki tüm felsefesi ile bugünde siyasette karşılığı olan Türkiye siyasetinde ki yegane partilerin başında gelmektedir dedi.
Toplantıda söz alan MKYK üyesi ve İstanbul İl Başkanımız Bülent YILDIZ;
MKYK ve MYK tanıtım toplantısında konuşan Bülent YILDIZ, ülkemizde ki iktidar ve muhalefet partilerinin siyaset davranışları, ne yazık ki ülke halkının ihtiyaçlarına değil bizzat kendi çıkarlarına odaklı sürdürülmektedir diyerek, ANAVATAN PARTİSİ ve mensuplarının bu yönde ki siyasetinin ülke halklarının menfaatlerine dönüştürülmesi için hızlı bir şekilde teşkilatlanarak, Türkiye genelinde yeniden vatandaşın refahını sağlaması gerektiğini söyledi.
Ülkede ki enflasyon ile vatandaşın alım gücünün bitirildiği, vatandaşın bankalar ve ticari hayatlarındaki borç batağından nefes alamadığı gibi bu sorunların aile içi ve sosyal hayattaki yansımalarının zaman zaman acı olaylara dahi sebep olduğu, açıkça görülmektedir dedi.
23 yıllık bir hükümet ile bu zaman diliminde ki muhalefete baktığımızda mevcut hükümetin yaptığı elbete çok kıymetli çalışmalar var.
Fakat bu çalışmalardaki harcamaları ,alternatif ülkelerde ki çalışmalar ile kıyaslandığında, bizim yaptığımız harcamalar ile bir başka ülkenin aynı iş için yaptığı harcama, bizim ülkemizde 3-4 katı rakamlar olarak kamuoyuna deklare edilmesinde bir tuhaflık olduğunu, bu sebeple milli hasılanın kontrol edilemediği ve vatandaşın, sanayicinin, çiftcinin iflas noktasına geldiğini, bu denklemin bizim ülkenin ekonomik yapısına uzak olduğunu dile getirerek, 1983 dönemi öncesi ve sonrasında, ülke değirmenlerinin taze buğday ve un koktuğunu, şimdi ise savaşta olan Ukrayna benzeri ülkelerden un veya buğday alınacak hale gelindiğini söyledi.
Tarım ve hayvancılığının "karbon safsatası" ile kasıtlı bir şekilde bitirildiğini, bu sebeple ithalata mahkum bir toplum haline geldiğimizi dile getirdi.
Var olan yeraltı kaynaklarımız konusunda değinen YILDIZ, maden araştıma şirketlerinin köstebek yuvasına çevirdiği coğrafyamızı, işin sonunda arkasında zehir kuyuları bırakarak gitmektedir.
Ülke zenginliği ve sağlığının talan ettiğini söyledi.
Bu işletmelerin izinleri aşamasındaki Türkiye ofislerinin yöneticiliğini veya sekreteryalığını kimlerin yaptığını da toplumun en tabii bilmesi gereken hakkıdır dedi.
Bülent YILDIZ, 8. Cumhurbaşkanı Turgut ÖZAL’ın bir sözü ile konuşmasını bitirdi.
Asıl olan, devletin zenginliği ile halkın zenginliği değildir, asıl olan, halkın zenginliği ile devletin zenginliğidir.!
Sosyal Medyada Paylaş
