BASIN AÇIKLAMASI

Vatandaş Daha Yeni Yıla Girmeden Ekonomik Baskı Altına Alınmıştır

Hükümet tarafından açıklanan, 2026 yılında yürürlüğe girecek kira geliri vergisindeki yüksek oranlar, vergi istisnalarının kaldırılması ve tapu ile noter harçlarına yapılması planlanan zamlar, toplumun geniş kesimlerinde büyük endişe yaratmıştır.

Anavatan Partisi olarak, bu düzenlemelerin vatandaşın gelirine, yaşam koşullarına ve barınma hakkına doğrudan müdahale anlamına geldiğini açıkça ifade ediyoruz. Vergi adaletinden uzak bu yaklaşım, bir vergilendirme değil, ekonomik baskı ve soygun niteliğindedir.

Henüz yeni yıla girilmeden, vatandaşın karşısına art arda çıkan bu vergi zamları ve harç artışları, toplumun her kesiminde ekonomik bir tedirginlik yaratmıştır. Vatandaş, 2026 yılına umutla değil, vergi borçları, geçim kaygısı ve ödeme zorlukları içinde girecektir.

Bugün emekliler, aldıkları maaşla yalnızca faturalarını ödeyebilir duruma gelmiş; asgari ücretliler ise temel ihtiyaçlarını dahi karşılamakta zorlanmaktadır. Hayat pahalılığı bu kadar artmışken, yeni vergi yükleri getirmek, vatandaşı ekonomik olarak ezmek anlamına gelmektedir. Bu durum, adalet değil, zulümdür.

Ayrıca kira gelirlerindeki istisnaların kaldırılması, gelir seviyesi düşük vatandaşları daha da zor durumda bırakacaktır. Bu uygulama, kira fiyatlarını yükselterek hem kiracıları hem de mal sahiplerini mağdur edecektir.

Sosyal devletin görevi, vatandaşın barınma hakkını korumaktır; ancak bu tür düzenlemeler, barınma hakkının fiilen gasp edilmesi anlamına gelmektedir.

Bununla birlikte, tapu ve noter harçlarına getirilecek zamlar da konut piyasasını olumsuz etkileyecek, mal sahibi olmak isteyen vatandaşın hayalini daha da uzaklaştıracaktır. Artan harçlar, emlak sektöründe durgunluk yaratacak, alım-satım işlemlerini yavaşlatacak ve ekonomik hareketliliği azaltacaktır.

Anavatan Partisi olarak uyarıyoruz:

Devletin vatandaşa bindirdiği bu ağır ekonomik ve vergi yükü, yalnızca kiracı ve mal sahibini değil, aynı zamanda istihdam sağlayan işletmeleri de olumsuz etkilemektedir. Artan maliyetler, özellikle küçük ve orta ölçekli firmaların ayakta kalmasını zorlaştıracak; bu da işsizliğin artmasına, üretimin azalmasına ve ekonominin daralmasına yol açacaktır.

Sosyal devlet, vatandaşına yük değil, nefes olmalıdır.

Bu nedenle hükümeti;

Adil, dengeli ve insana dokunan ekonomik politikalar üretmeye,

Vergi yüklerini artırmak yerine üretimi, istihdamı ve gelir adaletini güçlendirmeye,

Vatandaşın geçim mücadelesini kolaylaştıracak kalıcı çözümler üretmeye

davet ediyoruz.

Anavatan Partisi, vatandaşın geçim hakkını, barınma hakkını ve yaşam standardını korumak adına bu yanlış ekonomik politikalara karşı kararlı duruşunu sürdürecektir.

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.